Yaşar Safkan

Her konuda yazılar...

  • Ağırından
  • Hafifinden
  • Kısa Kısa
  • Google
  • Teknik
    • Programlama Taosu
  • Trafik
    • Park Başarıları
  • Üniversite
  • Link
Buradasınız : Ana Sayfa / Ağırından / Ben Bunu Öğrendim…

Ben Bunu Öğrendim…

02/09/2011 By Yaşar Safkan 3 Yorum

Yine bir “tutmayacak” yazıya başlıyorum. Tribünlere oynayamayacağım çünkü. Bir kez daha yazının kahramanıyla okuyucunun özdeşleşemeyeceği bir hikaye…

Canım, tutmazsa tutmasın.

İnsanın kendisini tanıması, öyle görünüyor ki, ömür boyu sürecek bir şey. Kendisini düzeltmesi, değiştirmesi daha da uzun sürecek bir şey. Tutarsız değil, belki ömrünün sonuna kadar kendini tanıyabilir (şimdi içimden belki bir gün bunun da mümkün olmadığını düşüneceğim, bunu okuyunca “eski kendi”me güleceğim diye düşünüyorum) ama ömrünün sonuna kadar kendini istediği şekle sokamaz diyorum.

İnsanın, kendisindeki en önemli, en kalın hatları bile öğrenmesi şaşırtıcı derecede uzun zaman alıyor.

35 yaşımda öğrendim en önemli meselelerden birini. Yazmıştım yazısını; kısaca benim mutlu olmak için, bana ihtiyacı olan insanlara ihtiyacım var. Yan etkisi de, birisi direkt olarak yardım isteğinde bulunursa, onu yapmadan duramıyorum falan… (Unutabilirim ayrı, ancak reddetmem çok zor.)

Üç sene sonra bir şeyi daha öğrendim. Bu sefer olumlu değil (hoş önceki ne kadar olumlu ayrı mesele) olumsuz bir mesele.

İnsanları yeterince dinlemiyorum.

Bu kadar mı? Eh, kısaca böyle özetleyebiliriz. Ama, olay biraz daha karmaşık. Mesela, insanları anlamıyor değilim. Anlıyorum. Durumları da, olayları da, fikirleri de hızlı anlıyorum ve hızlı analiz ediyorum. Vardığım sonuçlar da, genel olarak doğru ya da eldeki bilgilerle ulaşılabilecek en doğru sonuçlar… (İşte burası “hade lem” diyeceğiniz yer. Buyrun çekinmeyin, deyin; ancak durum bu.)

Ancak, bir işe yaramıyor.

Beni yakından tanıyan insanlar için, bu büyük bir problem değil. Elbette uzun vadede sıkıntı verebiliyor (her kelimeyi yanlış kullandığınızda düzelten bir adam düşünün mesela) ama bana külliyen “kıl” olmak için yeterli sebep oluşturmuyor. Affedilebilir, affedilemezse tolere edilebilir bir durum.

Yakından tanımayan insanlar için ise, durum biraz farklı. Lafının yarısını dinleyip, sonra sıkılıp, sonra doğrusunu anlatmaya falan çalışınca… Kıl olmayı çok kolaylaştırıyorum diyelim.

Google’da bir laf vardır, “haklıysan ukalalık değildir” diye. Maalesef çoğu yerde bu geçerli değil.

Ne yapmak gerek? İnsanları daha çok dinlemek. Diyeceklerini daha usturuplu, daha sakin anlatmak.

“Eh be kardeşim, neden bunu başından beri böyle yapmıyorsun?” diye düşünebilirsiniz. Zor. Çünkü bunu böyle yapmak için, bir noktada sonuca aldırmamak gerekiyor. Bir şeylerin hızlı ve doğru yapılmasını istememek gerekiyor. Bunlar benim için çok zor meseleler.

Peki şimdi ne değişti? Şunu öğrendim: Bu ittirip kaktırma, tez canlılık, “ukalalık” hiç bir işe yaramıyor. Çünkü, lafı anlattığın adam, onu anlayacak çapta olsa, zaten işin başından onu öyle yapıyor olacak. Onu anlayamayacak adama anlatmaya kalkmak, fayda vermediği gibi, bana zarar veriyor. Kendime hiç haberim olmayan düşmanlar ediniyorum.

Daha enteresan mesele şu: “Kıl ukala” mısın, yoksa “zeki vizyoner” misin farkı, sadece elinde tuttuğun güç ile ölçülüyor.

Dinlemenin faydası ne olacak? Evet, düşündükleri nihai olarak yanlış. Ama farketmez. Neden, nasıl öyle düşünüyorlar anlamak lazım. Onlara doğrusunu, o seviyeden anlatmaya çalışmak ancak faydalı olabilir. Onlar da, ezilmişlik yerine, ciddiye alınmışık hissi yaşarlar. Mutlu yarınlara doğru daha hızlı koşabiliriz belki.

Adam olur muyum böyle? Bilmiyorum… Göreceğiz.

 

 

VN:F [1.9.13_1145]
please wait...
Rating: 5.0/5 (10 votes cast)
Ben Bunu Öğrendim..., 5.0 out of 5 based on 10 ratings
11 I like This

Bunu paylaş:

  • Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
  • Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
  • Linkedln üzerinden paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
  • WhatsApp'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
  • Arkadaşınıza e-posta ile bağlantı göndermek için tıklayın (Yeni pencerede açılır)

İlgili

Kategori:Ağırından

Yorumlar

  1. noname der ki

    27/10/2011 ile 17:03

    hocam butun yazılarınızı okudum glb.. bir suredir yazmıyorsunuz.. belirtmeye gerek ar mı bilmiyorum ,yazılarınız cok akıcı ve tutarlı.. selamlar

    VA:F [1.9.13_1145]
    please wait...
    Rating: 0.0/5 (0 votes cast)
  2. melis s. der ki

    09/07/2012 ile 14:44

    baştaki “okuyucunun kendisiyle özdeşleştiremeyeceği ” varsayımı hariç tamamen katılıyorum. benim için rahatlatıcı bir yazı oldu, teşekkür ederim.

    VA:F [1.9.13_1145]
    please wait...
    Rating: 0.0/5 (0 votes cast)
  3. nurlan der ki

    29/11/2012 ile 01:07

    kendisini düzeltmesimi,kendini düzeltmesi mi?

    VA:F [1.9.13_1145]
    please wait...
    Rating: 0.0/5 (0 votes cast)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Arama

Popüler Yazılar

  • Güneşin Altında Her Şey Boş
  • Agile: Türk Kaşığıyla Amerikan Çikolatası

Beni takip etmek için

  • Email
  • LinkedIn
  • Medium
  • Twitter
  • YouTube

Son çıkanlar

  • Kitaplar, Kitaplar, Kitaplar… 16/07/2021
  • İnsana İnsan Emanet Etmek 23/04/2021
  • Planlama, Proje Yönetimi, Risk Yönetimi 23/04/2021
  • Kafamdaki Bölmeler 23/04/2021
  • “Zor” Merakı 17/04/2021

Son yorumlar

  • Yazılım yazılsa yazılsa kaç saat yazılır? için Emir
  • CV Nasıl Yazılır? Nasıl Yazılmaz? için Bahar
  • Kafamdaki Bölmeler için paslanmaz çelik evye bataryası
  • 8401 Makinayı Nasıl Kapattım? için Salih
  • 8401 Makinayı Nasıl Kapattım? için Tolga

En çok ziyaret edilenler

  • CV Nasıl Yazılır? Nasıl Yazılmaz? Ne belalı iştir şu CV yazmak. Özellikle ilkini. Yalnız, nedense… (73.217)
  • Neden Türkiye’de Hasan Beyin Takımı Olur Da,… Böyle yazı başlığı mı olur? Başlıkları vurucu yapınca daha çok… (12.515)
  • Maliyet Hesabı Maliyet hesabı... Düşündünüz mü hiç, ne kadar önemli bir meseledir… (9.168)
  • Yazılım Kariyerinin Başındakilere Ukalalıklar… İlk defa Google'da duyduğum bir laf var: "Haklıysan ukalalık değildir."… (8.841)
  • 8401 Makinayı Nasıl Kapattım? Artık on yılı geçti, ama Google hikayeleri askerlik hikayeleri gibi… (6.427)
  • Başlatmayın Erken Kalkmanızdan! Gördüğünüz yazı başlığı, ilk düşündüğüm başlığın, üç kademe efendileştirilmiş hali.… (6.150)
  • Agile: Türk Kaşığıyla Amerikan Çikolatası Doğru, onun aslı çikolata değil. Hem çikolata kaşıkla yenmez. Nutella… (6.093)
  • Meslek Seçimi Hikayesi "Meslek sahibi olana meslek seçmesi kolay" dememişler, ben olsam derdim.… (5.223)
  • Tartışmak Nedir, Nasıl Olur? "Tartışmak", kelime kökeni olarak açık şekilde "tart"maktan türemiş bir kelimedir.… (4.598)
  • Yöneticilik ve Liderlik Üzerine Bunların üzerine yazıp çizen çok... Bir ukalalık da ben edeyim,… (4.257)
  • Arşiv

Sosyal Medya’da

Follow Us on TwitterFollow Us on LinkedInFollow Us on YouTube

Bloga e-posta ile abone ol

Bu bloga abone olmak ve e-posta ile bildirimler almak için e-posta adresinizi girin.

MOST LIKED POSTS

  • Neden Türkiye'de Hasan Beyin Takımı Olur Da, Beyin Takımı Olmaz? (55)
  • Yazılım Kariyerinin Başındakilere Ukalalıklar... (40)
  • 8401 Makinayı Nasıl Kapattım? (34)
  • CV Nasıl Yazılır? Nasıl Yazılmaz? (30)
  • Öğrenemediklerim... (30)

Copyright © 2006-2017 · News Pro Theme On Genesis Framework · WordPress